Enerjide yeni vizyon - yeni devlet politikası
Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun, TC Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez ile yaptığı görüşme ve varılan işbirliği ile ilgili açıklamalarda bulunarak şunları söyledi: “Fatih Bey hem Kıbrıs’ı hem de ülkedeki elektrik sıkıntısını çok çok iyi bilen birisidir. Özellikle hidrokarbon araştırmaları ve denizden kabloyla elektrik projesinde de doğrudan çalışmıştır. Yani konuya son derece hâkimdir. Bakanlığı devraldığımız gün birtakım bilgiler almıştım. 25 megavatlık 2 jeneratörün ülkemize tahsil edilme konusu var. Bu jeneratörler gaz ve aynı zamanda hem mazot çevrimi hem de doğalgaz çevrimli jeneratörler… Bir yıldır konuşulmasına rağmen jeneratörlerin ülkemize gelişi sağlanamadı. Bugün baktığımızda kurulu gücümüzle 2340 megavatlık güç var. Yazın en sıcak olduğu zamanlar ve kışın en soğuk olduğu zamanlarda kapasite kullanımı %100’e vardı ve enerjide bu çok risklidir. En yüksek güçte olan makinamız kadar yedek güç olması lazım. 55-60 megavat gibi ek yedek gücümüz olması gerek. Bu da bizim bu kısa vadede kendi arz güvenliğimizi güçlendirecek anlamına gelir. Bu noktada vizyon enerjinin içerisinde bugün olduğu kadar geleceği belirler, ufkumuzu belirler. Biz bu çerçevede bir kaç noktayı bir araya getirdik. Bütün dünyada 2030’lu yıllardan itibaren üretim yasağı getiriliyor. Bizim bu noktada çözüm bulmamız gerekir. Kablo projesine çalışılmaya tekrardan başlanacak. Projenin tekrardan revize edilme noktasına getirebilmek için en az 6 ay ile 1 yıllık bir çalışma yapılması gerekiyor. Bu süre içerisinde ülkemizin ihtiyacını göz önünde bulundurmak son derece önemli. Diğer taraftan Teknecik olsun Kalecik'te olsun bir sürü kurulu gücümüz var. Dolayısıyla hem doğalgaz hem de Teknecik ve Kalecik'teki makinelerle ilgili devletin politikalarının olması gerekiyor. Bunun beraberinde de elektrikli araçlar şarj istasyonlarının kurulması…Çok net şekilde ifade etmek gerekiyor ki; enterkonnekte olarak Türkiye ile bağlandığımız zaman, bizim ihtiyacımız kadar üretime hazır gücümüz olması şarttır. Kablo projemiz dâhil bizim burada her halükarda 400 megavat üretebilecek kapasitede yedek güç tesisimiz olmalı. Kablonun bizim için küresel bir tarafı vardır. Bu ufku olan bir projedir. Türkiye’den ülkeye kablo ile elektrik gelmesi demek, üretim maliyetlerinin çok daha aşağıda olması demektir. Öte yandan, artış hızının şimdiki gibi yükselmemesi demek. Ayrıca ülkemizde artık yenilebilir enerji de kullanabilir hale geldi. Bunu bizim ülkenin tam kapasite kullanımını sağlamak için çok daha büyük bir ağa bağlanmamız gerekiyor. Ve olaya küresel olarak da bakmamız lazım. Güney Kıbrıs’la İsrail arasında kablo bağlantısı olacak. O olduğu zaman, bir gün gelecek gelişen uluslararası ilişkiler üzerinden dörtlü enterkonnekte, Türkiye, KKTC, İsrail ve KKTC arasında olacaktır.”
“Daha çok yatırım, daha çok milli gelir”
Bakan Atun, döviz kurlarındaki yükselişi de değerlendirdi ve “Sadece bizim ülkemizde değil, dünyada bir enflasyon endişesi var. Dolayısıyla bizim bu noktada yapabileceklerimiz; kendi ülke milli gelirimizde bir kapasite oluşturmak, turizm, yüksek ö ve şu anda arkadan güçlü bir şekilde gelen sağlık hizmetler sektöründe yurtdışı geliri artırmamız ve avantaja çevirmemizdir. Daha çok yatırım ve daha fazla milli gelir… Süratle bu potansiyellerin değerlendirilmesine geçmek zorundayız. Sosyo- ekonomik kalkınma planı, kaçınılmaz hale gelmiştir. Birkaç senedir orta vadeli program yayınlanmıyor. Hazırladığım çalışmayı başbakana sunacağım. Kabul gördüğü takdirde bütün toplum katmanlarıyla bu çalışma başlatılabilir. Yatırım ortamının iyileştirilmesi elbette bizim için çok önemli ve değerlidir” ifadelerini kullandı.
“Ekonomik vizyonumuz var”
Atun, gerekli adımların akıllıca atılması halinde 2022 yılında sürat ile iyileşme dönemine girebileceğimize de dikkat çekerek, “Bundan sonra geniş kapsamlı toplantılar devam edecek. Bizim de geçmiş dönemlerde ortaya koyduğumuz, itinayla izlediğimiz yol haritaları, hazırladığımız programları vardır. O noktadan gelen tecrübemizle ayın başbakanımıza bir takım çalışmalar arz edeceğim. Bu hükümet ekonomi ağırlıklı bir hükümet… Sayın Başbakan'ın da bunun bilincinde olması ve geçmiş kabinelerde ekonominin göbeğinde farklı bakanlıklarda görev yapmış olması çok büyük bir avantajdır. Bu dönemde Sucuoğlu önderliğinde önemli icraatlar yapılacağını öngörüyorum” dedi.
Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun, BRT’te Levent Kutay’ın hazırlayıp sunduğu, “50+1” programına katılarak açıklamalarda bulundu:
Enerjide yeni vizyon - yeni devlet politikası
Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun, TC Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez ile yaptığı görüşme ve varılan işbirliği ile ilgili açıklamalarda bulunarak şunları söyledi: “Fatih Bey hem Kıbrıs’ı hem de ülkedeki elektrik sıkıntısını çok çok iyi bilen birisidir. Özellikle hidrokarbon araştırmaları ve denizden kabloyla elektrik projesinde de doğrudan çalışmıştır. Yani konuya son derece hâkimdir. Bakanlığı devraldığımız gün birtakım bilgiler almıştım. 25 megavatlık 2 jeneratörün ülkemize tahsil edilme konusu var. Bu jeneratörler gaz ve aynı zamanda hem mazot çevrimi hem de doğalgaz çevrimli jeneratörler… Bir yıldır konuşulmasına rağmen jeneratörlerin ülkemize gelişi sağlanamadı. Bugün baktığımızda kurulu gücümüzle 2340 megavatlık güç var. Yazın en sıcak olduğu zamanlar ve kışın en soğuk olduğu zamanlarda kapasite kullanımı %100’e vardı ve enerjide bu çok risklidir. En yüksek güçte olan makinamız kadar yedek güç olması lazım. 55-60 megavat gibi ek yedek gücümüz olması gerek. Bu da bizim bu kısa vadede kendi arz güvenliğimizi güçlendirecek anlamına gelir. Bu noktada vizyon enerjinin içerisinde bugün olduğu kadar geleceği belirler, ufkumuzu belirler. Biz bu çerçevede bir kaç noktayı bir araya getirdik. Bütün dünyada 2030’lu yıllardan itibaren üretim yasağı getiriliyor. Bizim bu noktada çözüm bulmamız gerekir. Kablo projesine çalışılmaya tekrardan başlanacak. Projenin tekrardan revize edilme noktasına getirebilmek için en az 6 ay ile 1 yıllık bir çalışma yapılması gerekiyor. Bu süre içerisinde ülkemizin ihtiyacını göz önünde bulundurmak son derece önemli. Diğer taraftan Teknecik olsun Kalecik'te olsun bir sürü kurulu gücümüz var. Dolayısıyla hem doğalgaz hem de Teknecik ve Kalecik'teki makinelerle ilgili devletin politikalarının olması gerekiyor. Bunun beraberinde de elektrikli araçlar şarj istasyonlarının kurulması…Çok net şekilde ifade etmek gerekiyor ki; enterkonnekte olarak Türkiye ile bağlandığımız zaman, bizim ihtiyacımız kadar üretime hazır gücümüz olması şarttır. Kablo projemiz dâhil bizim burada her halükarda 400 megavat üretebilecek kapasitede yedek güç tesisimiz olmalı. Kablonun bizim için küresel bir tarafı vardır. Bu ufku olan bir projedir. Türkiye’den ülkeye kablo ile elektrik gelmesi demek, üretim maliyetlerinin çok daha aşağıda olması demektir. Öte yandan, artış hızının şimdiki gibi yükselmemesi demek. Ayrıca ülkemizde artık yenilebilir enerji de kullanabilir hale geldi. Bunu bizim ülkenin tam kapasite kullanımını sağlamak için çok daha büyük bir ağa bağlanmamız gerekiyor. Ve olaya küresel olarak da bakmamız lazım. Güney Kıbrıs’la İsrail arasında kablo bağlantısı olacak. O olduğu zaman, bir gün gelecek gelişen uluslararası ilişkiler üzerinden dörtlü enterkonnekte, Türkiye, KKTC, İsrail ve KKTC arasında olacaktır.”
“Daha çok yatırım, daha çok milli gelir”
Bakan Atun, döviz kurlarındaki yükselişi de değerlendirdi ve “Sadece bizim ülkemizde değil, dünyada bir enflasyon endişesi var. Dolayısıyla bizim bu noktada yapabileceklerimiz; kendi ülke milli gelirimizde bir kapasite oluşturmak, turizm, yüksek ö ve şu anda arkadan güçlü bir şekilde gelen sağlık hizmetler sektöründe yurtdışı geliri artırmamız ve avantaja çevirmemizdir. Daha çok yatırım ve daha fazla milli gelir… Süratle bu potansiyellerin değerlendirilmesine geçmek zorundayız. Sosyo- ekonomik kalkınma planı, kaçınılmaz hale gelmiştir. Birkaç senedir orta vadeli program yayınlanmıyor. Hazırladığım çalışmayı başbakana sunacağım. Kabul gördüğü takdirde bütün toplum katmanlarıyla bu çalışma başlatılabilir. Yatırım ortamının iyileştirilmesi elbette bizim için çok önemli ve değerlidir” ifadelerini kullandı.
“Ekonomik vizyonumuz var”
Atun, gerekli adımların akıllıca atılması halinde 2022 yılında sürat ile iyileşme dönemine girebileceğimize de dikkat çekerek, “Bundan sonra geniş kapsamlı toplantılar devam edecek. Bizim de geçmiş dönemlerde ortaya koyduğumuz, itinayla izlediğimiz yol haritaları, hazırladığımız programları vardır. O noktadan gelen tecrübemizle ayın başbakanımıza bir takım çalışmalar arz edeceğim. Bu hükümet ekonomi ağırlıklı bir hükümet… Sayın Başbakan'ın da bunun bilincinde olması ve geçmiş kabinelerde ekonominin göbeğinde farklı bakanlıklarda görev yapmış olması çok büyük bir avantajdır. Bu dönemde Sucuoğlu önderliğinde önemli icraatlar yapılacağını öngörüyorum” dedi.